PL – Bölüm 1 [H]

Pure Love - Bölüm 1




| İçindekiler | Sonraki Bölüm




Luo Yi[1], kıçı aniden kavrandığında sırt çantasını dolduruyordu. Şaşırdı ve döndüğünde Chu Chen'in[2] parlak gülümsemesini gördü.

[1. LuoYi -洛逸]

[2. ChuChen -楚辰]


Bu gülümseme onu bir an sersemletti. Chu Chen, poposuna dokunan elini Luo Yi'nin omzunun etrafına sarmak için düzgünce hareket ettirdi ve daha sonra tüm vücudunu ona dayadı.


Chu Chen hala gülümsüyordu: "Ah-Tu, çok eğlencelisin. Her seferinde şok oluyorsun."

[3. Ah-Tu - 阿兔 Luo Yi'nin adında bulunan karakterin 逸, tavşan anlamına gelen 兔 bir parçasıdır. Başına gelen 'Ah' ise samimiyet ifadesidir.]


Chu Chen, Luo Yi'den bir kafa daha uzundu ve fiziği de ondan çok daha fazla yapılıydı. Chu Chen ona bu şekilde dayanırken, Luo Yi açıkça sabit duramadı. Masayla kendisini desteklemeden önce biraz sallandı.


Fakat bu şekilde, Chu Chen aslında Luo Yi'yi kollarına sarmış gibi görünüyordu.


Onların yanından yürüyerek geçen bir erkek sınıf arkadaşı ıslık bile çaldı: "Oh vay be, Chu Chen yine Ah-Tu ile flört ediyorsun!"


Chu Chen bir kaşını kaldırdı ve çenesini Luo Yi'nin omzuna çok gururla dayadı, sonra dedi ki: "Shoo shoo shoo, ona Ah-Tu diyebileceğin bir şey mi! Ona sınıf başkanı diye seslen!"


Konuşurken, nefesi Luo Yi'nin yanağına değdi. Luo Yi, Chu Chen'in sıcaklığının üniformasından ona geçtiğini hissetti ve vücudunun her tarafını yaktı.


Ve yine Chu Chen kulağının hemen yanına yaslanıp ona fısıldadı: "Ah-Tu, daha sonra evime gel, ailem bugün evde değil."


Luo Yi'nin tüm yüzü yanıyordu ve çabucak onu itti: "Bırak, çok ağırsın, çok sıcak!"


Chu Chen onu serbest bıraktı ve Luo Yi'nin masasına yaslanarak kötü bir gülümseme ile ağzının bir köşesini yukarı kaldırdı.


Luo Yi'nin yüzü acı verecek kadar sıcaktı. Ona bakmaya cesaret edemedi, çılgınca her şeyi sırt çantasına tıktı. Kapattıktan hemen sonra sırt çantası elinden alındı.


Chu Chen sırt çantasını elinde tuttu ve sürekli acele ettirdi: "Gidelim, gidelim!"


Bir grup oğlan sınıf kapısının önünde bekliyorlardı. Chu Chen'in dışarı çıktığını görünce bağırmaya başladılar: "Ah-Tu, acele et!"


Chu Chen yürüdü ve onlarla uğraşmaya başladı: "Ona sınıf başkanı demeni söyledim!"


Luo Yi orada durdu ve onların aptalca takıldıklarını izledi. İç çekmesine engel olamadı, bunun böyle olacağını biliyordu...


Ergenlik dönemindeki çocuklar her zaman kıpır kıpırdı. Bu yerinde duramayışları birçok farklı açıdan ortaya çıktı ve seks... onların en önemlisiydi.


Herkes meraklıydı ve merak ettikten sonra ellerinde olmadan bağımlı oldular.


Luo Yi, Chu Chen'in en bağımlı olanlardan biri olduğunu keşfetmişti, o kadar ki evi artık sınıflarındaki tüm erkeklerin porno izlemesi için bir araya geldikleri yer olmuştu.


Luo Yi de aslında buna oldukça kendini kaptırmıştı, ancak Chu Chen'in gizli porno deposundan değil, Chu Chen'in kendisinden etkilenmişti.


Porno çağrısıyla, oğlanların hızı şok ediciydi ve hızla Chu Chen'in evine vardılar.


Kapı kilitlendi, perdeler çekildi, porno oynadı ve kağıt mendiller ve atıştırmalıklar yerindeydi.


Porno başladıktan birkaç dakika sonra, oturma odasındaki koltuklardaki çocukların hepsi penislerini teker teker çıkardı. Chu Chen pantolonunu en hızlı düşürendi.


Luo Yi onun yanına oturuyordu ve sert penisinin ucunun zaten ıslak olduğunu açıkça görebiliyordu.


Chu Chen'in gözleri televizyondaki pornoya yapıştırıldı. Hafifçe nefes nefese kalmıştı, eli yukarı ve aşağı hareket ediyordu. Luo Yi'nin ona baktığını hissetmiş gibi aniden başını çevirdi.


Luo Yi zamanında uzağa bakamadı ve onu izlerken yakalandı. Kalbi sıçradı, Chu Chen'in derinden gizlenmiş duygularını göreceğinden korkuyordu.


Ama Chu Chen şakacı bir şekilde sırıttı ve ona eğildi, sessizce ona sordu: "Nasıl, oldukça büyük, değil mi?"


Luo Yi gerçekten utanmaz olduğunu hissetti, ama aynı zamanda karşı çıkamadı, çünkü... gerçekten çok büyüktü...


Chu Chen'in cevap vermesi için Luo Yi'ye ihtiyacı yoktu, sadece doğrudan Luo Yi'nin pantolonunu tuttu: "Ah-Tu, utanma..."


Luo Yi'nin pantolonunu aşağı çekerken konuştu, Luo Yi'nin direncini görmezden geldi ve hatta bu hayati yere çok doğru bir şekilde tutundu.


Luo Yi, biraz önce Chu Chen'in mastürbasyonunu dinliyordu ve o yere bakıyordu, zaten yarı sertti. Ve şimdi Chu Chen'in elinde tutulduğunda, bu kavurucu ve hatta hafif nemli hisle o kadar sertleşti ki, anında geleceğini hissetti.


Chu Chen'in eli, o nemli his Chu Chen'in...


Luo Yi'nin yüzü sıcak yanıyordu, beyni uğuldadı ve başı dönüyordu. Yine de Chu Chen sadece ona tutmuyordu, eli gerçekten ustaca hareket etmeye başladı. Açıkçası daha önce öğrendiği tüm hareketleri Luo Yi üzerinde kullanıyordu.


Luo Yi daha önce mastürbasyon yapmış olsa da, Chu Chen kadar çok tekniği yoktu. Bu şekilde yapılması zevkle titremesini sağladı.


Ama Chu Chen ona bunu sormak zorundaydı: "Nasıl? Rahat mı? Kendin yaptığından daha iyi hissetmiyor musun?"


Luo Yi dudağını ısırdı ve kötü bir bakışla baktı. Gitmesine izin vermesini istedi.


Ama Luo Yi biraz miyoptu ve şu anda gözleri zevkten yaşlıydı. Her şey bulanık ve puslu görünüyordu, gözyaşları ile hiç tehdit edici görünmüyordu.


Chu Chen, Luo Yi'nin böyle görünmesini sağladığını gördü ve çok iyi hissettiğini anladı. Böylece daha da yaklaştı ve Luo Yi'nin ellerinden birini çekerek kendi alt vücuduna koydu.


Luo Yi'nin eli bu sert, kavurucu alete dokunmak zorunda kaldığında neredeyse havaya sıçradı: "Chu Chen! Sen-"


Chu Chen'in tüm vücudu ona yapışıyordu, ateşli nefesi yüzüne üfledi: "Ah-Tu, elin çok yumuşak, çok rahat... dokun bana, sana yardım edeceğim."

Konuşurken eli hareket etmeyi bırakmadı, Luo Yi'nin belini yumuşattı ve bacaklarını zayıflattı. Sadece Chu Chen'in eliyle birlikte takip edebilir ve okşamasına yardım edebilirdi.


Luo Yi, elinin daha kolayca hareket ettiğini ve avucunun da ıslandığını hissedebiliyordu. Chu Chen'in kesinlikle çok iyi hissettiğini biliyordu.


Ama Chu Chen hala tatmin olmamıştı, Luo Yi'nin el hareketi gerçekten vasattı. Luo Yi'nin eline rehberlik eden elini geri çekti ve iki elini de Luo Yi'nin aletine koydu: "Ah-Tu, benden öğren."


Sonra başparmağını Luo Yi'nin penisinin ucuna koydu, ovaladı, bunu yaparken bile penisinin geri kalanını rahat bırakmadı.


Luo Yi bu tür bir tekniği nerede deneyimleyebilirdi. Basitçe onu kopyalayamadı ve sadece rastgele hareket edebildi. Boğazından kaçmak üzere olan inlemeleri yutarak dudaklarını sıkıca ısırdı.


Chu Chen, Luo Yi'nin elinden zevk alarak titrediğini fark etti ve mırıldandı: "O zaman önce sana yardım edeceğim, sonra bana yardım edebilirsin..."


Muhtemelen Luo Yi'ye yardım ettikten sonra kendisine odaklanabileceğini düşündüğü için Chu Chen tüm gizli tekniklerini ortaya çıkardı.


Luo Yi'nin kendisinin bile zar zor dokunduğu küçük bakire yeşim sapı, Chu Chen'in okşamasına hiç dayanamadı. Çok çabuk geldi.


Luo Yi kanepeye nefes nefese uzandı. Kulaklarında orgazmdan sonra kalp atışlarının sağır edici sesi vardı ve arka planda sınıf arkadaşlarının ağır nefes nefese kalışlarının yanı sıra porno oyuncularının inlemesi ile doluydu.


Bu sahnenin tamamı karşı konulamaz biçimde günahkardı.


Ve onun önünde, Chu Chen şikayetçi bir şekilde yüzünü silmek için mendilleri tutuyordu. Luo Yi'nin menilerinin bir kısmı Chu Chen'in yüzüne fışkırdı.


Ne yaptığının farkına varan Luo Yi, ne yapacağından emin değildi, ama aynı zamanda kontrolünü kaybedecek gibi hissetti.


Bu Chu Chen'di...


Chu Chen yüzünü temizledikten sonra tekrar eğildi ve Luo Yi'nin elini çekti. Bazı kötü niyetlerle: "Daha sonra ben de yüzüne boşalacağım." dedi.


 

Ç.N: Yeni novelimizi nasıl buldunuz? Şahsen çok beğendiğim bir seri. Küçük gongumuz Chu Chen'in aptallıkları ve Ah-Tu'nun peşinde köpek gibi koşması çok sevimli. Yorum yapmayı unutmayın (´▽`ʃ♡ƪ)



Yorumlar